Her ne kadar doğayı dışlayan fertler olsada, doğayla bir birleşim içerisinde olduğumuz inkâr edilmeyecek derecede gerçektir. Doğadan almış olduğumuz fiziksel veya ruhsal enerji, pozitif yönlüdür. Hızla gelişen dünyada iş gücüne olan taleplerin etkisiyle birçok ülke, kendi dahilinde nüfus artışına başvurmaktadır. Buna Hindistan, Çin ve Amerika örnek verilebilir. Dünya da her artan nüfus sebebiyle çevreye olan ilgisizliğimiz dahada artmaktadır. Bu nedenle etik kavramı, doğayla olan bağlantımızdaki kopuklukları aradan kaldırmaya yardımcı olan bir bileşim gibidir. Çevre ve etik bağlantısını güçlendirmek için postmodern dönemin koşullarına göre etik kuramı geliştirilmeli ve gerekirse okullarda bununla ilgili dersler yer almalıdır. Bu makalenin ele alınma nedeni günümüzde en önemli sorunlardan biri olarak kalan ve kötü yönden büyümeye devam eden iklim değişikliğine karşı çevremizin korunması ve çevrenin korunmasıyla birlikte iklim sıcaklığını minimal dereceye indirmeye destek olmak ve Azerbaycan da çevre sorunlarına yanıt olarak ortaya çıkan ve çevre bilincini geliştirmeyi hedefleyen eylem ve yaklaşımların, refah seviyesinin yüksek olduğu bir çevrede yaşama hedefinin gerçekleştirilmesine katkı sağlamaktır.
Çevre etiği, İklim, BM, Azerbaycan, Ekolojik Denge.